28 Aralık 2019 Cumartesi

Saf Bir Yürek - Gustave Flaubert & Alev Almış Bir Genç Kızın Portresi (2019) - Céline Sciamma


Abartmıyorum bu elli sayfalık öyküyü dün geceden beri üç kez okudum... Her okuyuşumda ayrı bir tat alarak. Flaubert "Duyarlı ruhları acımaya yöneltmek, ağlatmak istiyorum, çünkü ben de onlardanım." der bir mektubunda kitap için.

Félicitémiz dul bir kadın olan Bayan Aubain'in yardımcısı. Aubain'in çocukları Paul ile Virginie'ye bakıyor.

"Hem eğlensinler hem de bir şeyler öğrensinler diye, çocuklara gravürlerle resimlenmiş bir coğrafya kitabı armağan etmişti. Dünyanın değişik yerlerinden sahneler vardı bu resimlerde: başları tüylü yamyamlar, bir genç kızı kaçıran maymun, çölde Bedeviler, zıpkınlanan bir balina..."

Esas olarak kapakta görünen papağan üzerine kurgulamış yazar romanı ancak saf bir yürek girince işin içine dramaturjiye kaçamadan edememiş. İyi ki de öyle olmuş...
Bu aralar ziyadesiyle yorgun olduğumdan ayrı bir postu hak eden alev almış bir genç kızın portresi'ni anmadan geçmeyeyim dram demişken... Fransızlar bu türün ustası gerçekten. Yine bir kadının, kadınların dramını resim sanatıyla buluşturan, her yanından zarafet akan bir film... Şuraya afiş iliştireyim:


Kitaba geri dönersek... Yakınlarının çoğunu kaybeden Félicité  elinde avucunda kalan tek şeye; bir papağana sarılır en son... O kadar bağlanır ki kuşa 'kutsal ruh' nitelemesini atfedecek derecede...
Nitekim kitabın sonunu enfes bir şekilde bağlamış Flaubert atfedilene...

"Havanın çok sıcak olduğu günlerde, odalarından çıkmazlardı. Dışarının göz alıcı aydınlığı, ışıktan çubuklar takardı kepenklerin dilimleri arasına. Köyde tek ses duyulmazdı. Aşağıda, kaldırımda kimse olmazdı. Bu her yere yayılmış sessizlik, nesnelerin dinginliğini de artırırdı. Uzaktan uzağa kalafatçıların tekne gövdelerine vuran çekiçleri duyulur, ağır meltem, katran kokusunu onlara taşırdı."

"Kilisede gözleri hep Kutsal Ruh'taydı ve yavaş yavaş papağana benzer bir yanı olduğunu fark etti. Bu benzerlik , İsa Mesih'in vaftizini betimleyen Épinal* baskısı bir resimde ona daha da açık geldi. Kızıl kanatları ve zümrüt yeşili gövdesiyle tıpatıp Loulou'nun** portresiydi bu.

*Fransa'da tahtabaskı resim üretimiyle ünlü bir kent.
**Papağının adı.

Siz de okudu iseniz romanı veyahut izledi iseniz filmi yorumlarınızı merak ediyorum. 




6 yorum:

  1. Duyarlı ruhları acımaya yöneltmek, ağlatmak istiyorum, çünkü ben de onlardanım
    sadece bu cümle benim okumam için yetti en kısa zamanda okuyacagım

    YanıtlaSil
  2. flaubert not aldım bu kitabı. film de aklımdaydı, film ekiminde oynamıştı, izlicam tabee, fransız sineması hayranı olarak, sinemada fransızları yakalamak olanaksız :)

    YanıtlaSil
  3. Kitabı ve filmi. Filmini göremeden bitti sanırım. :(
    Ben de beklerim blog'uma, sevgiler! :)

    YanıtlaSil

geziyoruz tozuyoruz

 bayram'da kısa da olsa mahşeri  istanbul kalabalığına karıştım.. lale mevsiminde gitmeyi çok istiyordum, emirgan korusunda idim bayramı...